Merhaba, Bugün 5 Aralık Kadın Hakları Günü ve Cumhuriyet Devrimleri'nin en önemlilerinden birisinin, kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmasının yıl dönümü. 5 Aralık 1934’de Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile kadınların ilk kez oy kullanmasının ve aday olabilmesinin önü açıldı. Türkiye, Fransa ve İtalya'dan 11, Romanya'dan 12, Bulgaristan'dan 13, Belçika'dan 14, İsviçre'den ise 36 yıl önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanımıştı. Başta Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Cumhuriyetimizin tüm kurucularına bize Avrupa'ya öncü olma gururunu yaşattıkları için şükran duyuyor ve saygıyla anıyorum. Avrupa'ya öncü olan, ileri daima ileri gitmek üzere kaderi çizilmiş olan genç Cumhuriyetimiz, maalesef takip eden yıllarda aynı ivme ve kadın haklarının her alanda ileri taşınmasında benzer bir enerji ile yönetilmedi. Bugün gerek kadınların seçme ve seçilme hakkının layıkıyla, çağın gereğine uygun olarak uygulanması, gerekse her alanda kadın haklarının korunmasında ciddi sorunlarla mücadele ediyoruz. Oysa Türkiye Cumhuriyeti'ne yakışan, kadın hakları alanında bu utandırıcı karne değil, Avrupa'ya öncü olmaktır. Cumhuriyetimizin II. yüzyılını idrak edeceğimiz birkaç yıl içinde Türkiye'yi ileri taşımak için her alanda olduğu gibi kadın hakları alanında da üzerimize büyük sorumluluklar düşüyor. Cumhuriyetimizin II. yüzyılı bir kadın yüzyılı olacaktır, buna yürekten inanıyorum. **** Bugünün bir diğer anlam ve önemi ise Dünya Türk Kahvesi Günü ☕❤🇹🇷🇪🇺 olması. Hepimize kutlu olsun ! Türkiye'nin uluslararası alandaki ilk siyasi parti temsilcisi, Türk Kahvesi Brifingleri kurucusu ve kadın olarak bugünü özel bir mesaj kaleme alarak kutlamak istedim. **** Türkiye'nin ilk kültürel diplomasi girişimi olan Türk Kahvesi Brifingleri'ni Brüksel'de kurduğumda yıl 2011'di. Türkiye'nin uluslararası imajının bozulmaya ve uluslararası kamuoyunun Türkiye'nin siyasetin ötesindeki renklerini göremediği bir dönemde başladık toplantılara. Henüz dünyada yeni yeni konuşulan ve Türkiye'de hemen hiç bilinmeyen bir kavramdı kültürel diplomasi 2011'de. Böyle bir dönemde hem de hiçbir devlet desteği olmadan düzenlediğimiz Türk Kahvesi Brifingleri toplantıları ile Brüksel’in uluslararası diplomasi arenasına Türk kahvesi temalı yuvarlak masa toplantılarını eklemiş olduk. Bu özellikleri ile sadece Türkiye değil, pek çok ülke için bir ilk örnek uygulamaya imza attık. Yeşil gündemden, AB'nin inovasyon politikalarına, bir yumuşak diplomatik güç olarak Türk dizilerinin dünyadaki etkisinden, Avrupa Parlamentosu'ndaki değişim, genç işsizliği, Avrupa'nın geleceğine uzanan çok sayıda toplantı düzenledik. Toplantılarımızda Avrupa Parlamentosu milletvekilleri, gazeteciler, siyasetçiler, bilim insanları konuşmacı ve katılımcı oldu. Konseptimiz, Brüksel’deki yuvarlak masa toplantıları formatıyla Türk kahvesi ve lokum ikramını bir araya getirdiği için uluslararası çevrelerden çok ilgi topladı. Kültürel diplomasi bazen Türk kurumları arasında yanlış anlaşılan bir kavram. Bir kültür ürününü, örneğin Türk kahvesi, satışını yaparak ya da tadımlar sağlayarak yapılan faaliyetin adı "tanıtım" dır. Kültürel diplomasi, bunun çok ötesine geçen bir vizyon ve eylem bütünlüğüdür. Kültürel diplomasi, kültürel öğenin zenginleştiriciliğinden faydalanarak hitap ettiğiniz hedef kitlenin doğal ortamına dahil olarak, kültürlerarası etkileşimi, anlayışı geliştiren yumuşak güç kanalları açmaktır. Bu ortak anlayış ve etkileşim kanallarının içerik temelli gelişmesi son derece önemlidir. Gerisi sadece tanıtımdır, diplomasiye evrilmemiştir. Türk Kahvesi Brifingleri'nde tam olarak bunu hedefledik ve başardık. Avrupa Birliği'nin gündem konularına Türkiye'yi dahil ederken Türkiye ile ilgili perspektifi de çeşitlendirdik. Bu çabalarımız sonucunda Avrupa Parlamentosu'nda gerçekleştirilen toplantılarımızın yanı sıra, Avrupa Parlamentosu Başkanı'nın himayesinde gerçekleştirilen Genç Liderler Programı'na dahil edildik. Türkiye'nin Brüksel'deki ilerici sesi ve Türk Kahvesi Brifingleri girişiminin kurucusu olarak bu programa davet edilen ilk Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmanın gururunu yaşarken uluslararası genç liderlerle Avrupa Parlamentosu çatısı altında bir de özel oturum düzenledik. Uluslararası medya ve çevrelerde kendisine yer bulan Türk Kahvesi Brifingleri, çokça kullanılan ifadesiyle "Türkün Türke propagandası"na değil, kültürel diplomasinin asıl amacına hizmet etti. Bu girişimde bugüne kadar görev alan tüm gönüllü arkadaşlarımız Türkiye'nin kültürel diplomatı, sivil büyükelçisi oldular. Uluslararası medyadaki yansımalarımızdan, Alman DW televizyonunun yaptığı program ve Türk Kahvesi Brifingleri toplantımızdan çekimlerini bugünün anlam ve önemi vesilesiyle paylaşmak istiyorum. 2011'den itibaren Türk Kahvesi Brifingleri'nin Türkiye'den Brüksel'e AB kurumları ile temas ve tanıma programları için gelen heyetlerin gösterdiği ilgi sonucunda, biz de yeni bir modül de ekleyerek, gelen heyetlerin AB kurumları görüşmelerinden evvel bir hazırlık brifingi toplantısı da sunmaya başladık. Türk sivil toplum kuruluşlarından üniversitelere, liselere kadar çok sayıda heyeti konuk ettik Türk Kahvesi Brifingleri'nde. Covid-19 salgını önlemleri bittiğinde sizi ve Brüksel'e gelen heyetlerinizi Türk kahvesi konuğumuz olarak ağırlamayı diliyorum. Brüksel'den selamlarımla, Kader Sevinç
